Nuran YILDIZ

MEDYADA

Gazeteci bir numara küçük ayakkabı gibidir ARKADAN VURUR

GEÇENLERDE Haber Türk'ün Pazar ekinde Nuran Yıldız'la yapılmış bir söyleşi okudum.

Bayıldım.
Kendisini ifade etme haline.
Doğallığına, tatlılığına.
Hafif çatlaklığına.
Tabii daha sonra hakkımda yazdıklarına!
(“Hem hayatının efendisi hem ailesinin kölesi...” demiş benim için, acayip hoşuma gitti.)
Kesinlikle sıra dışı akademisyenlerden.
Akademisyenler kendilerini genellikle biraz fazla ciddiye alırlar.
Ya da bana öyle gelir.
Ama Nuran Yıldız öyle değil, röportajındaki savrukluğu, korunmasızlığı çok hoşuma gitti.
Ve hayatımda bir daha unutamayacağım en güzel laflardan birini de ondan duydum:
“Gazeteci bir numara küçük ayakkabı gibidir arkadan vurur...”

Önce düşündüm.
“Yo, ben öyle değilim” dedim, “Ben kimseye arkadan vurmadım...”
Ama sonra...
Kabul ettim.
Doğru.
İsteyerek ya da istemeyerek yaptığımız budur:
Küçük ayakkabı fonksiyonu.
“Aslında dinlediklerim ‘off the record'du ama fark ettim ki, kamunun yararı, bir kişinin ricasından daha önemli. Yayınladım gitti anasını satayım...”
Tam da böyle yapıyoruz.
O yüzden siz siz olun, gazetecilerle konuşurken dikkatli olun.
Yayınlanmamasını istediğiniz bir şeyi, herhangi bir şekilde ağzınızdan kaçırmayın.
Kaçırdıysanız, sizin için üzgünüm.
Rica, minnet, yemin...
İşe yaramaz.
Geçmiş olsun!
Mesela Nuran Yıldız, bana bu lafı ettiğine pişman olabilir.
Ama vallahi de billahi de, ona kullanmayacağım diye bir söz vermedim!

Oh be, Pippa'nın katili ömür boyu hapis yatacak

DÜNYA barışına dikkat çekmek için Milano'dan gelinlikle yola çıkıp Tel Aviv'e gitmeyi hedefleyen Pippa Bacca'ya Allah'ın belası bir adam önce tecavüz etti, sonra öldürdü.
Kim olduğunun, nasıl olduğunun bir önemi yok.
Oldu.
Ve o kadın öldü.
Pisipisine.

Bazen gazeteyi elime
alınca, bugünkü gibi hissediyorum.
İçimin yağları eriyor.
Kocaeli 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi, işte o adamı, Murat Karataş'ı, ömür boyu hapse mahkûm etti.
Darısı bütün tecavüzcülerin başına...
Bütün tecavüzcüler ömür boyu hapse mahkûm olsunlar.
Nokta.
Ayrıca hadım edilsinler.
Amerika'da biliyorsunuz çeşitli eyaletlerde uygulanıyor.
Bizde de uygulansın.
Bu kadar acımasızım bu konuda.
Tırnağım kadar bile müdanam yok.

Devam Halil İbrahim

DİKKAT dikkat...
Olayı izleyip henüz kendisini görmediyseniz, kendi sesinden hikayesini dinlemediyseniz, işte size fırsat...
Yarın NTV'de 21.10'da Okan Bayülgen'in “Senin Hikayen” programında...
Gay Hakem Halil İbrahim'i izleyebilirsiniz.
Ben kaçırmayın derim.
Ayrıca, “Sahada Görmek İstemeyeceğimiz Şeyler” paneline de katıldı.
Arı gibi çalışıyor, oradan oraya koşturuyor,
Bu işin peşini bırakmamaya kararlı...
Devam Halil İbrahim...

HAMİŞ: Bu arada İtalyan Corriere della Sera Gazetesi'nden röportaj talebi var. Yunanistan ERT televizyonu 13 bölümlük “Değişen Türkiye” belgeseli çekiyormuş, bir bölümünde Halil İbrahim'e de yer vermek istiyorlar. Ve son olarak Le Figaro görüşmek istiyor. Hepsini yapacak. Elinden geleni ardına koymayacak...

O la laaaa

ALİ Saydam 63 yaşında baba oluyor.
İnanılmaz sevindim.
Cesaretine hayran kaldım.
“Budur!” dedim.
Daha da gençleşeceğine inanıyorum.
Bütün kalbimle kutluyorum.
Güzel bebeği, Alya yaşlarına geldiğinde, evin altını üstüne getirdiğinde, sonsuz sorularıyla onu delirttiğinde, bir Babalar Günü röportajı için kapısına dikileceğim, haberi olsun!


(Hürriyet - Ayşe ARMAN - 26.06.2009)