Nuran YILDIZ

Sabah Gazetesi - Arşiv

Ne sanal komşumuzdun sen Fahriye abla!

Sabah'ın 'Temiz Internet' kampanyasının toplantısındaydık. Internet içeriğini denetlemenin zor olduğu, bu nedenle kullanıcıların bilinçlendirilmesi gerektiği görüşünün ağırlık kazandığı toplantının açılış konuşmasını Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı yaptı. Altaylı, komşuluk kavramının değişiminden söz etti: "Eskiden ev alma, komşu al derdik. Bu güven unsuruydu. İnternetle yeni bir komşu türü ortaya çıktı. Sokağımızdaki 'bakkal amca', 'Fahriye Abla' bambaşka kılıklara bürünüp çocuklarımızın odasına kadar giriyor. " Altaylı, siber mahallelerin taşıdığı riskleri anlattı.
Prof. Dr. Bengi Semerci'nin "Internet bilgisayarın sokağıdır" saptaması da Altaylı'nın konuşmasını destekler nitelikteydi. Gerçekten de, Dranas'ın " Açılırdı rüzgarda kısa eteklerin/ Açık saçık şarkılar söylerdin en fazla/ Ne çapkın komşumuzdun sen Fahriye Abla " dizelerindeki Fahriye Abla gitti, yerine alabildiğince pornografik görüntülerle 'seksi Fahriye'ler süzülüverdi evlerin içine.
Internet yaşamımıza çözümler ve sorunlar sarmalı getirmeye devam edecek. Bu durumda kurumlar doğru pozisyon almalı. Sorunları devlete ihale etmek yerine internetin yarar ve zararları konusunda toplumu bilinçlendirecek çalışmalar ortaya koymalı. Sabah, bu kampanyada yer alacak tüm kurumların iletişim kanalı olmaya kararlı.

Ne sanal komşumuzdun sen Fahriye abla!

Sabah'ın 'Temiz Internet' kampanyasının toplantısındaydık. Internet içeriğini denetlemenin zor olduğu, bu nedenle kullanıcıların bilinçlendirilmesi gerektiği görüşünün ağırlık kazandığı toplantının açılış konuşmasını Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı yaptı. Altaylı, komşuluk kavramının değişiminden söz etti: "Eskiden ev alma, komşu al derdik. Bu güven unsuruydu. İnternetle yeni bir komşu türü ortaya çıktı. Sokağımızdaki 'bakkal amca', 'Fahriye Abla' bambaşka kılıklara bürünüp çocuklarımızın odasına kadar giriyor. " Altaylı, siber mahallelerin taşıdığı riskleri anlattı.
Prof. Dr. Bengi Semerci'nin "Internet bilgisayarın sokağıdır" saptaması da Altaylı'nın konuşmasını destekler nitelikteydi. Gerçekten de, Dranas'ın " Açılırdı rüzgarda kısa eteklerin/ Açık saçık şarkılar söylerdin en fazla/ Ne çapkın komşumuzdun sen Fahriye Abla " dizelerindeki Fahriye Abla gitti, yerine alabildiğince pornografik görüntülerle 'seksi Fahriye'ler süzülüverdi evlerin içine.
Internet yaşamımıza çözümler ve sorunlar sarmalı getirmeye devam edecek. Bu durumda kurumlar doğru pozisyon almalı. Sorunları devlete ihale etmek yerine internetin yarar ve zararları konusunda toplumu bilinçlendirecek çalışmalar ortaya koymalı. Sabah, bu kampanyada yer alacak tüm kurumların iletişim kanalı olmaya kararlı.

'Sarışın, güzel kadın'

Gerçekten de sarışın olmayan kadınlar için bu ülkede yaşamak kabus olmaya başladı! Erkan Mumcu da cumhurbaşkanı adayını önce saç rengi ve güzelliğiyle tanımladı. Kendisi olmasa da çevresi öyle yaptı. Sonra, Mumcu, "Kim bu sarışın güzel kadın" diye soran muhabirlere "İşi magazinel boyuta taşımayın" diye kızdı. Sanki işi magazinel boyuta taşıyan Mumcu değil. Sarışın güzel kadınla henüz görüşmediğini söyleyip fiziğiyle tarif magazin değil de ne? Bir de "sarışın güzel kadın" imajının siyasal bellekteki hasarı dururken... Siyasiler her aklından geçeni söylemeli mi?
Nerden bakarsan etraf sonradan sarışın, doğuştan kara kaşlı kadınlarla dolu. Kadınların dörtte üçünün sonradan sarışın olduğu (erkeklerin sarışın kadın fantezisi o kadar yaygın mı acaba?) bir ülkede Mumcu esmer bir kadın önerecek değildi ya.

'Seks var, Durex var'

Durex yüzde 26 pazar payıyla prezervatifte dünya lideri. Türkiye'de karşısında Okey var. İkisi de farklı medya planlaması ve hedef kitle tanımlamasına sahip. Durex Türkiye'de daha az TV, daha çok radyo reklamı yaparken Okey, ödüllü TV reklamlarıyla aklımızda. Durex prezervatif kullanımında rolü kadınla bölüşürken, Okey daha çok erkeklere odaklanıyor.
Hepsi bir yana, Durex'in sıkça RTÜK'e şikayet edilen radyo reklamlarını seviyorum. Dinlerken gülümsüyorum. Her farklı spotta da durum değişmiyor. Durex'li seksle Durex'siz seks arasındaki farkı öyle eğlenceli anlatıyorlar ki... Sonuncusunda kadın biraz isteksizce "Yatak odamızı seviyorum" diyor. İşin içine Durex girince sevdikleri yerlerin sayısı ve sesin heyecanı hızla artıyor: "Salonumuzu da, mutfağımızı da, kanepemizi de, halımızı da..."
Durex seksi rutin dışına çıkarmayı vaat ederek "Sıradan seks var, Durex'li seks var" derken, şimdi "Seks var, Durex var" diyerek biri varsa diğeri yok anlamına götürmese daha hoş olurdu.

Bıyığı yok ama devlet nişanı var

AKP İstanbul Milletvekili Zeynep K. Uslu'ya İtalya Devlet Nişanı verildi. İtalya Büyükelçisi Carlo Marsili ve zarif eşinin ev sahipliği yaptığı törende Büyükelçi, Zeynep Hanım'ı "Genç yaşına rağmen derin siyasi bilgiye sahip" diyerek sundu.
Devlet nişanı Uslu'ya, Türkiye İtalya Parlamentolar Arası İşbirliği Protokolü Eşbaşkanı olarak iki ülke arasında toplumsal, ekonomik ve siyasi konularda parlamenter diplomasi alanında gösterdiği başarı ve İtalyan Mutfak Akademisi üyesi olması nedeniyle verilmiş.
Gerçekten de Zeynep K. Uslu AKP'nin üretken, sıcak ve sivil toplumla yoğun ilişkileri olan milletvekillerinden biri. Yorulmuyor. Kimsenin önüne geçmiyor, kimsenin ardında kalmıyor. Siyasette var olmak için erkekleşmiyor. Yalnızca iyi bildiği işi yapıyor.

Aklımda kalan

Ağar'ın "Ne gizli teşkilata başkan, ne de AKP'ye genel başkan seçiliyor" demesi " - Bu ülkeye cumhurbaşkanı seçiliyor, bu gizlilik neden?" diye de soruyo r. Uzun süredir cumhurbaşkanlığı konusunda tek kişilik gösteri izler gibi AKP'yi izliyoruz. Mehmet Ağar, böyle sağlam bir argümanı varken meydanı ne diye Erdoğan'a bırakıyor? Sanki muhalefetin oy kazanmaktan çekinen bir hali var.

"Bazıları yalnızca 4 çeker. Bazıları Boing 747!" - Volkswagen Touareg'in uçağı çeken görüntüsü, kanıtlı reklamda öyle hoş bir yere oturdu ki... Bütün sözleri tüketti. Volkswagen'in alt markaları için yapılan reklamları ben beğenmekten yoruldum, onlar yeni çarpıcı yollar bulmaktan yorulmadı.

(Sabah Gazetesi 01.04.2007)