Nuran YILDIZ

BİRİLERİ CHP’Yİ KANDIRIYOR MU?

----- 09.05.2013 - 08:55 -----

Herkes şaşkın, neden CHP muhalefeti bir türlü toparlanmıyor? Benim gördüğümü Parti yönetimi neden görmüyor demiyor musunuz siz de? Durum tuhaf ama bir o kadar da gerçek.

Meğer nedeni Kemal Beyin önüne konan araştırmalarmış. O araştırmalara göre, AKP oy kaybediyor, MHP yerinde sayıyor, CHP yükseliyormuş!

Bu haberi veren arkadaşa gayriihtiyari tepkim şöyle oldu: “Dalga geçiyorsun?! Kim yapıyormuş bu araştırmaları?” Geçmiyordu, üstelik fazla ciddiydi.

En iyisi çıplak gerçeği görelim: AKP’de minik bir oy kaybı olabilir. Bu oylar kararsız havuzunda beklemeye geçer. Bir yere gitmez şimdilik.

CHP oy kaybediyor. Minik kısmı kararsız havuzuna, minik kısmı İP’e, minik kısmı MHP’ye gidiyor.

Oyunu artıran parti MHP.

Gün geçtikçe olacak olan şudur: Kararsız oranı artacak, ilk ciddi politik manevrayı yapan taraf neresiyse oraya akacak.

Birileri Kemal Beye “Gidişiniz fena, altınızdaki zemin kayıyor, sizdeki araştırmalarda bir gariplik var” uyarısında bulunmuş olmalı ki aniden miting yapmaya karar verdi. Bana da, ani kararla otobüs kaldırmak olmaz, yolcunun yarısı dışarda kalır demek düşüyor.

BAŞBAKANA YAKIN KAYNAK…

Başlık sizi beklentiye sokmasın. Başbakana yakın kaynak bana manşetlik bir bilgi vermedi. Sadece kahvaltıya davet etti.

Kahvaltıda, söz dönüp dolaşıp gündeme dair iletişim analizine geldi. Başbakana yakın kaynak tarafından analizlerimin önemli bulunduğunu öğrendim. Esprimi yaptım, bunu duymanın akil insan listesine giremeyince örselenen ruhuma iyi geldiğini söyledim.

“Sanki listeye konsan kabul edecektin de” diye karşılık verdi. Güldük. Birbirimizi tanıyorduk, yıllardır. Ve bunun rahatlığıyla konuşmak az bulunur şeydi onun dünyasında.

HUQQA…

Onca pırıltılı köşe yazarı yazdı, hiç merak etmedim. Sevgili Mukaddes Akça, “Seni Huqqa’ya götüreyim” deyince ses etmedim. Gösterişli, arkadaşların yazdığı gibi. Muhafazakâr kesimin Boğaz kıyısında, kahvehane-restoran arası yeni tür melez mekanı.

Açılalı 3 hafta olmuş, tüm kapalı topluluklarda olduğu gibi fısıltı gazetesi hızla devreye girmiş ki, kalabalık.

Artıları var, eksileri var. Artıları;
-Dünya şekeri bir yöneticisi var, Enis Ersavaştı. Çok genç, işini severek yapıyor. Her şeye yetişiyor. Her şeyi fark ediyor.

-Tasarımı çok modern, şık ve kaliteli.

-Tesettürlü kadınların sosyalleşmelerine olanak sağlıyor. Zaman içinde ait olmadıkları mekana özgü yüzlerine yansıyan tedirginlik de gidecektir.

-Yemekleri lezzetli. Yufka inceliğindeki hamurlu pizzası, cheese cake’leri güzel. Porsiyonları büyük, tam Türk usulü.

-Muhafazakâr dünyanın kadın modasına tanık oldum. Burberry eşarp milli giysiye dönüşmüş, tayt üstü tunik tek giyim tarzları.

Eksileri;
-Kadın ağırlıklı bir mekan olması, kendimi haremde gibi hissettirdi.

-Alkolsüz. Yokladım, “kola bardağında da mı vermiyorsunuz?” dedim, vermiyorlar.

-Kadın sayısı çok olunca, az sayıdaki adamlardan biri kendini harem ağası sanmış olacak ki, elinde nargile, çıkarmış ayakkabıları bağdaş kurmuş etrafı kesiyor. Görgü parayla alınmıyor işte.

-Masalar çok dip dibe. Yan masanın kulağı bizim masaya düştü düşecek.

-Her yerde olduğu gibi burada da insanlar çocuklarına mukayyet olmuyor, salıyorlar ortalığa. Çocuklara ait bir bölüm yapmaları gerek. Malum bu kesimde çok çocuk yoklaması var.

Enis’e “Siz yakında burayı düğünlere kiralarsınız” dedim, başını iki yana salladı, “Yapmayız, bizim için kapıya gelen müşteri düğün müşterisinden değerlidir” dedi. Tuttum bu çocuğu.

AKLIMDA KALAN

Bir telefon muhabbeti: Elektronik mağazasındayız. Yan taraftaki müşteriyle satış görevlisinin konuşmasına dikkat kesiliyorum. İçinde dinleme, önleme vs. geçen bir konuşmayı siz de dinlerdiniz. Müşteri minicik bir telefonu gösterip neden o kadar pahalı olduğunu sordu. Görevli “Çünkü kriptolu, dinlemeyi önlüyor” dedi. “Kimler alıyor?” sorusuna cevap “Genellikle siyasetçiler” oldu. Müşteri “Bu da yeni hikaye” dedi ve devam etti: “Kriptolu dinlenmeyen telefon diye satıyorlar. Onu kullanan kişi de dinlenmediğini düşündüğünden öttükçe ötüyor. Hepsi yalan bu kriptolu laflarının.” Yanımdaki arkadaşım “Adam haklı” dedi, “birkaç yıl önce de Blackberry’leri dinlenmiyor diye pazarladılar. Böylece herkesi dinlediler.” Güvensizlik. Risk. Emniyette olmama hali tüm ruhlara işledi. Yeni dünya bu.